Ormanın derinliklerinde, kalbinde en büyük sırrı taşıyan bir Prenses yaşardı. Bu sırrı, kendisini büyüleyen ve kalbini derin bir sevgiyle dolduran bir Prens'e aitti. Prenses, Prens'i sever ve selamlardı, ancak bu sevgisini her zaman saklayacağına ve asla açıklamayacağına söz vermişti.
Prenses, her sabah gün doğarken ormanın en güzel köşesinde Prens'i düşünürdü. Gönlünde sakladığı bu sevgi, ona güç verir ve umut dolu hissettirirdi. Ancak Prens'in kim olduğunu, ona olan sevgisini hiç kimse bilmezdi. Prenses'in en yakın arkadaşı olan Zümrüt Kuşu bile bu sırrı merak ederdi.
Bir gün, Prenses'in kalbinde sakladığı bu sırrı keşfetmek için ormanın derinliklerine bir yolculuk yaptı. Zümrüt Kuşu, Prenses'e olan sevgisinin kaynağını öğrenmek için ona eşlik etti. Yol boyunca karşılaştıkları her varlık, Prenses'in kalbindeki sevginin büyüklüğünü fark etti. Ormandaki tüm canlılar, Prenses'in bu sevgisinin ormanın güzelliğini ve büyüsünü koruduğunu biliyordu.
Prenses ve Zümrüt Kuşu, ormanın en gizli köşesine ulaştıklarında, burada büyülü bir göl buldular. Gölün berrak sularında, Prens'in yansımasını gördüler. Prens, Prenses'e sevgi dolu gözlerle bakıyordu. Prenses, bu yansımanın gerçek olduğunu ve Prens'in de onu sevdiğini anladı. Ancak Prens'in varlığını asla açık etmeyeceğine dair verdiği sözü hatırladı.
Zümrüt Kuşu, Prenses'in neden bu sırrı sakladığını sordu. Prenses, "Bu sevgi, kalbimde en değerli hazinemdir. Onu saklamak, ona olan saygımın ve sevgimin bir ifadesidir. Sevdiğim kişinin varlığını açık etmek, onu kaybetme korkusu yaşatır. Bu nedenle, onu saklayacak ve asla açıklamayacağım." dedi.
Prenses, gölün kenarında durarak Prens'in yansımasına son bir kez baktı ve ona sessizce veda etti. Zümrüt Kuşu, Prenses'in bu derin sevgisini anladı ve ona sadakatle eşlik etmeye devam etti. Prenses, kalbinde taşıdığı bu büyük sevgiyle, ormanın güzelliğini ve huzurunu korumaya devam etti. 🌸🕊️
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder