Barbarlık nedir?

Barbarlık, tarihin her döneminde, kültürel, ahlaki ya da siyasi sınırların ötesine geçen bir anlayışsızlık ve saldırganlık hali olarak tanımlanabilir. Barbarlık, insanlığın ortak zeminini oluşturan etik, mantık ve kültürel değerler çerçevesinde diyalog kurulmasının imkansız olduğu, şiddetin birincil araç haline geldiği bir durumu ifade eder.

Bir barbar, temel insani değerleri reddeden, güç ve şiddeti kendi çıkarları için araçsallaştıran bir kişidir. Böyle biriyle, ne politik bir çözüm ne de mantıklı bir diyalog yürütmek mümkündür. Barbarlık, bireylerin veya toplumların çözüm ve barış arayışlarını baltalayarak, insanlık onurunu hiçe sayan bir davranış biçimi ortaya koyar. Barbarizm, aynı zamanda örgütlü bir toplumun ya da medeni yapıların zayıf kaldığı yerlerde yükselir; düzenin olmadığı bir dünyada barbarlık kaosun yasasıdır.

Barbarlığa karşı durmanın yolu, ortak değerlere sıkı sıkıya bağlı kalmak, kültürel ve ahlaki gelişimi sürdürmek ve gerektiğinde savunmayı da göz ardı etmemekten geçer. Çünkü barbarlık yalnızca fiziksel şiddetle değil, aynı zamanda manevi ve zihinsel şiddetle de ortaya çıkabilir. Bu yüzden, bir toplumun barbarlığa karşı güçlü durabilmesi için düzenli, organize ve bilinçli bir şekilde dayanışma içinde olması gerekir.