Victor Noir Kimdir?

Victor Noir Kimdir?

Victor Noir, asıl adı Yvan Salmon olan (27 Temmuz 1848 – 10 Ocak 1870), Fransız gazeteci ve devrimciydi. 19. yüzyıl Fransa’sında, İkinci İmparatorluk döneminde (Napolyon III dönemi) muhalif basın için çalışan genç bir yazardı. Ölümü, Fransa tarihinin en ünlü siyasi skandallarından birine ve Paris’in en ilginç turistik “efsanelerinden” birine dönüşmüştür.

Ölümünün Hikâyesi

Victor Noir, Korsika asıllı radikal gazeteci Pascal Grousset’nin (La Marseillaise gazetesi) sekreteri ve yakın arkadaşıydı. 1870 yılında, Prens Pierre Bonaparte (Napolyon Bonaparte’ın yeğeni ve İmparator Napolyon III’ün kuzeni) ile Grousset arasında gazetedeki bir yazının ardından düello krizi çıktı. Düello davetini iletmek üzere Victor Noir ve bir arkadaşı, Prens Pierre Bonaparte’ın Paris’teki evine gitti.

10 Ocak 1870 günü yaşanan olayda Prens Pierre Bonaparte, Victor Noir’u tartışma sırasında tabancayla vurarak öldürdü. Prens, kendini savunmak için “Bana tokat atmaya kalkıştı, kendimi korudum” dedi. Ancak tanıklar ve otopsi raporları, Noir’un göğsünden yakın mesafeden vurulduğunu, yani savunmasızken öldürüldüğünü gösterdi.

Cenaze ve Halk İsyanı

Victor Noir’un cesedi önce adli tıpa, sonra da ailesine teslim edildi. Cenaze töreni, 12 Ocak 1870’te Neuilly-sur-Seine’de yapıldı ve yaklaşık 100.000–200.000 kişi (bazı kaynaklara göre daha fazla) sokaklara döküldü. Cumhuriyetçiler, Bonapartist rejimi protesto etmek için cenazeyi büyük bir siyasi gösteriye çevirdi. Léon Gambetta, Henri Rochefort gibi ünlü cumhuriyetçiler de oradaydı. Polis müdahale etti, çatışmalar çıktı, birkaç kişi öldü.

Bu olay, İkinci İmparatorluk’un son aylarındaki en büyük halk hareketlerinden biri oldu ve birkaç ay sonra 1870 Eylül Devrimi’yle imparatorluğun çöküşünü hızlandıran atmosferi yarattı.

Père Lachaise Mezarlığı’ndaki Mezarı ve Efsanesi

Victor Noir, 1891 yılında ailesi tarafından Père Lachaise Mezarlığı’na (20. bölüm) nakledildi. Mezarının üzerindeki heykel, ünlü heykeltıraş Jules Dalou tarafından yapıldı (1870’lerin sonu – 1880’ler başı). Heykel, Victor Noir’u ölüm anında, yere düşerken tasvir eder: sırtüstü yatıyor, şapkası ayağının dibinde, pantolonunun ön kısmı belirgin bir şekilde kabarık.

Bu “kabarıklık”, zamanla Paris’in en ünlü batıl inanışlarından birine dönüştü:
Heykelin ağzına, burnuna ve özellikle pantolonunun önündeki kabarık bölgeye dokunmanın veya ovalamanın kadına doğurganlık getirdiği, kısmet açtığı, kısa sürede evlenmeye veya hamile kalmaya vesile olduğu söylenir.

Sonuç:

• Heykelin o bölgesi yıllarca parlatılmış, cilalanmıştır.
• 2004 yılında mezarın çevresi çitle çevrilmiş ve dokunmak yasaklanmıştı.
• Yoğun turist tepkisi üzerine yasak kısa sürede kaldırıldı.
• Günümüzde yine serbestçe dokunuluyor; özellikle Asyalı turistler arasında çok popüler.

Özetle

Victor Noir, 21 yaşında, sırf bir düello davetini ilettiği için öldürülen genç bir gazeteciydi. Ölümü siyasi bir sembol haline geldi, cenazesi rejim karşıtı büyük bir gösteriye dönüştü. Bugün ise Père Lachaise’teki realist heykeliyle, Paris’in en tuhaf “doğurganlık totemlerinden” biri olarak anılıyor.

Kısacası: Siyasi bir cinayetin kurbanı olarak öldü, erotik bir efsaneye dönüştü. Paris’in en ironik hikâyelerinden biri.