2025-06-30

Lacan’ın Var Olmayan Semineri

Jacques Lacan’ın “var olmayan semineri” olarak anılan metin, aslında "Seminer XXIII: Le Sinthome" (1975-1976) sonrasında varsayılan ve "Seminar XXIV" (1976-1977) adıyla kaydı olmayan ya da resmî olarak yayımlanmayan kuramsal bir boşluk veya eksik halka gibi konumlanır. Bu nedenle bazı Lacancı çevrelerde "olmayan seminer" (le séminaire qui n’existe pas) olarak anılır. Ancak bu ifadenin birkaç farklı bağlamı vardır. Geniş bir açıklama için üç farklı olasılığı ve anlam katmanlarını sunacağım:


1. Lacan’ın Gerçekten Vermediği Bir Seminer mi?

Lacan’ın yıllık seminerleri 1953-1980 arasında sürmüştür. Ancak bazı seminerler yayımlanmamış, bazıları ise öğrenciler tarafından not alınmış ancak Lacan’ın kendisi tarafından "yetkili" kabul edilmemiştir.

  • 1976-1977 dönemi, yani Seminer XXIV, bazı kaynaklara göre "yok" gibidir. Lacan bu dönemde École de la Cause Freudienne’i kurmaya odaklanmış ve seminer düzenlemeye ara vermiş olabilir.
  • Bu durum, "var olmayan seminer" ifadesine mecazî bir anlam kazandırır: Seminer yoktur ama onun yokluğu bile bir anlam üretir.

2. “Var Olmayan Seminer”in Kuramsal İçeriği Ne Olabilir?

Birçok Lacancı kuramcı, "olmayan seminer"in tam da bu yokluk üzerinden üretilebileceğini, yani Lacan’ın kuramının eksik halkasının burada aranması gerektiğini ileri sürer. Bu boşluk etrafında dönen başlıca temalar şunlardır:

  • “Gerçek”in dilsel olarak temsil edilemeyişi: Lacan’ın geç döneminde özellikle "Real" (Gerçek) alanına vurgu yapılır. Var olmayan seminer, tam da Gerçek'in temsil edilemezliği gibi temsil edilemeyen bir seminer olabilir.
  • "Non-duped errent" (Kandırılmayanlar sapıtır) – Lacan’ın geç dönem aforizmalarından biridir. Gerçeği “bilmeden” anlamaya çalışanların kaçınılmaz şekilde “sapıtacağına” dair bir önermedir.
  • "Bilinçdışının yazılması değil, okunması gerektiği" fikri: Var olmayan seminerde Lacan’ın bilinçdışı kavramını yeniden ele aldığı varsayılır.
  • "Sinthome" sonrası dönemde, öznenin sabitlenmesi için yeni bir düğümleme biçimi (RSI: Real-Symbolic-Imaginary) kuramına dair derinleşme çabaları.

3. Var Olmayan Seminerin Lacancı Anlamı: Boşluk ve Eksiklik

Lacan için özne zaten bir eksiklik yapısıdır (manque). Dolayısıyla "olmayan bir seminer", seminer dizisinin yapısal olarak taşıdığı boşluk olarak da okunabilir. Kuramsal olarak:

  • Özne, eksiklikle kurulur.
  • Gerçek, her zaman kaçan ve temsil edilemeyendir.
  • Dil, bir yandan özneyi kurar ama bir yandan özneyi eksiltir.
  • Bu bağlamda "olmayan seminer", Lacan’ın kuramında kendini eksiklik aracılığıyla kuran bir söylem olarak da görülebilir.

Sonuç: “Var Olmayan Seminer” Ne Anlatır?

  1. Simgesel dizide bir boşluğu işaret eder.
  2. Gerçek’in temsil edilemezliğine dair bir gösterge olarak okunur.
  3. Lacan’ın geç döneminde oluşan bazı boşlukların (öznenin son yapısı, RSI düğümlemesi, psikanalizin sonu) düşünsel bir alanı olabilir.
  4. Lacan’a sadık kalınarak “olmayan” bir şeyi kuramlaştırma çabasıdır.


Hiç yorum yok: