Ormanın ortasında, Rehber adında güzel bir peri yaşarmış. Rehber, insanların en savunmasız anlarında onlara yardım eden bir periymiş. Ancak, insanların kalın zırhlarla dolaştığı bu dünyada, Rehber'in işi her geçen gün zorlaşıyormuş. İnsanlar, incinmekten korktukları için duygularını saklar, kalplerine taştan kalın duvarlar örer olmuşlar. Bu duvarlar onları koruduğunu düşündükleri kadar, gerçek dostluklardan ve samimiyetten de uzak tutuyormuş.
Bir gün, Rehber peri ormanda dolaşırken, bir çocuğun ağladığını duymuş. Sesin geldiği yöne doğru ilerlemiş ve kalın metal zırhlar giyen, yalnız bir çocuk görmüş. Çocuk, zırhının içinde terlemiş, sıkışmış ve yapayalnız imiş. Rehber, çocuğa yaklaşmış ve nazikçe sormuş:
"Neden bu kadar kalın zırhlar giyiyorsun?"
Çocuk, gözyaşları içinde cevap vermiş: "Kendimi tehlikelerden korumak için. Ama sanırım bu zırh beni yalnızlaştırdı ve hareket edemez hale getirdi."
Rehber peri çocuğa, barış ormanında korunmak için metal zırhlara ve silahlara ihtiyacın yok. Çünkü bir taraftan kendini savunmana gerek yok ve öte yandan saldırman gereken bir durum olmayacak.
Peri, çocuğun zırhına sihirli değneği ile dokunmuş ve ona savunmasızlığın da aslında bir güç olduğunu anlatmış.
"Savunmasızlık, seni daha güçlü ve daha anlayışlı yapar. Gerçek dostluklar ve samimiyet, savunmasız olduğunda ortaya çıkar." O zırh ile kimseyle dostluk kuramazsın. Öte yandan gerçek dostlar ile o zırh içinde olduğundan daha güvende olacaksın, ve dostluk kurma gücü sende mevcut.
Çocuk, Rehber'in sözlerinden etkilenmiş ve zırhını çıkarmaya karar vermiş. Zırhı çıktıkça, kalbi hafiflemeye ve etrafındaki güzellikleri fark etmeye başlamış. Rüzgar tenine dokunmuş ve onu serinletmiş. Kuşların sesini duymuş.
Rehber, çocuğun elini tutarak ona ormandaki diğer çocuklar ile tanışmasını sağlamış. Bu çocuklar, küçük ve savunmasız olduklarını kabul etmiş ve birbirlerine destek olmuşlar.
Bir süre sonra Barış Ormanı'nda, tüm insanlar zırhlarını çıkarmış ve duygularını paylaşmışlar.
Bu, onların daha güçlü ve daha bağlı güçlü ve mutlu bir topluluk olmalarını sağlamış.
Rehber peri ise, ormanın derinliklerinde, insanların kalplerine dokunmaya ve onlara savunmasızlığın gücünü hatırlatmaya devam etmiş.
Ve böylece, bir birlerini oldukları gibi kabul eden insanlar, gerçek dostlukların ve samimiyetin tadını çıkarmışlar. Rehber peri ise, bu huzurlu ve sevgi dolu ormanda mutlu bir şekilde yaşamış.
Gökteki yıldızlar parladıkça, Barış Ormanı'nda umut ve sevgi hiç eksik olmamış. Sonunda, herkes savunmasızlığın gücünü ve anlamını kavramış.
Gökten üç elma düşmüş: Biri masalı anlatana, biri masalı dinleyene, diğeri ise savunmasızlıklarını kabul eden tüm insanlara.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder