Türkiye'nin özel hastanelere olan artan bağımlılığı, kâr uğruna bebeklerin ölüme terk edildiği iddialarıyla gündeme geldi. İstanbul çevresindeki 11 özel hastane, "yenidoğan çetesi" adı verilen ve bebek ölümlerine neden olan bir sistem nedeniyle kapatıldı. Bu skandalda, 47 sanık - aralarında doktorlar, hemşireler, hastane yöneticileri ve çalışanları - ihmalkar cinayet, dolandırıcılık ve sahtecilik suçlarından yargılanacak. Çetenin başında olduğu iddia edilen çocuk doktoru Fırat Sarı, hastanelerde yenidoğan yoğun bakım ünitelerini kiralayan Medisense Sağlık Hizmetleri adlı şirketin sahibi olarak tanıtıldı.
Çetenin planı, küçük hastanelerde karmaşık sağlık sorunları olan bebekleri daha gelişmiş merkezlere sevk etmek yerine kendi ağına yönlendirmek üzerine kuruluydu. Hastaneler, Türkiye Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan para alabilmek için hastalıklı bebeklerin durumlarını kasten kötüleştirerek faturalar kesiyordu. Bebeklerin sağlık durumu iyileştiğinde ailelere bildirilmedi, yeni komplikasyonlar icat edilerek kazanç sağlandı.
Hastaneler ayrıca sahte tedavi faturaları düzenledi, ilaçları hastane dışına sattı ve bazen bebeklerin ölümlerini geciktirip faturaları şişirdi. Bu durum, halk arasında büyük bir öfke yarattı ve birçok hastane çalışanı işini kaybetti.
Türkiye'de özel sağlık sisteminin sorunları ve bu tür skandalların önlenmesi için kamu sisteminin güçlendirilmesi gerektiği görüşleri gündemde.
BMJ 2024;387:q2466 | doi: 10.1136/bmj.q2466
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder