Glikasyon ve Yaşlanma
Glikasyon, proteinlerin veya diğer moleküllerin, şeker gibi indirgenmiş şekerlerle reaksiyona girmesi ve (advanced glycation end products ) ileri glikasyon son ürünleri (AGE'ler) olarak bilinen kararlı bileşikleri oluşturmasıdır.
Glikasyon, enzimatik olmayan bir süreçtir ve bazı hastalıklarda ve yaşlanmada rol oynar.
Bir çeşit AGE olan HbA1c'nin (glise edilmiş hemoglobinin baskın formu) ölçümü, orta vadeli AGE ürünlerinin izlenmesine olanak sağlar.
Glikasyon son ürünlerinin, diyabetin vasküler komplikasyonlarında nedensel bir rol oynadığına inanılmaktadır.
Bazı glikasyon ürünlerinin, kardiyovasküler hastalıklara (küçük ve büyük damarlarda, endotel, fibrinojen ve kollajen hasarı) yol açar. Glikasyonun neden olduğu hasar, kan damarı duvarlarındaki kolajenin sertleşmesine neden olur ve bu da özellikle diyabette yüksek tansiyona yol açar. Glikasyonlar ayrıca kan damarı duvarlarındaki kolajenin zayıflamasına neden olur,bu da mikro veya makro anevrizmaya yol açabilir.
Glijasyon, Alzheimer hastalığı (amiloid proteinleri, AGE'lere ilerleyen reaksiyonların yan ürünleridir) dahil olmak üzere yaşa bağlı birçok kronik hastalıkta rol oynadığı düşünülmektedir.
Uzun ömürlü hücreler (sinirler ve beyin hücresi türleri gibi), uzun ömürlü proteinler (lens ve kornea kristalleri gibi) ve DNA, zaman içinde önemli miktarda glikasyonu gösterebilirler.
DNA glikasyonu terimi, şeker metabolizmasının yan ürünleri olarak hücrelerde bulunan reaktif karbonillerin (temel olarak metilglioksal ve glioksal) neden olduğu DNA hasarı için kullanılır.
DNA'nın glikasyonu mutasyona, DNA'da kırılmalara ve sitotoksisiteye neden olabilir.
DNA'daki guanin, glikasyona en duyarlı bazdır.
Glikasyonun aksine glikosilasyon, şekerlerin protein veya lipide enzim aracılı ATP'ye bağımlı bağlanmasıdır.
Glikosilasyon, hedef molekülün belirli bölgelerinde meydana gelir. Proteinlerin translasyon sonrası modifikasyonunun yaygın bir şeklidir ve olgun proteinin işleyişi için gereklidir.
Glikasyon, yaşlanmanın ve yaşlanmayla ilişkili birçok hastalığın önemli bir faktörüdür.
Glikasyonun yaşlanmaya etkileri:
Dokuların ve organların işlevini bozar: AGE'ler, proteinlerin ve diğer moleküllerin işlevini bozabilir. Bu da ciltte kırışıklıklar, kataraktlar ve diyabet gibi yaşlanmaya bağlı hastalıklara yol açabilir.
Kronik iltihaplanmaya yol açar: AGE'ler, iltihaplanmaya neden olan moleküllerin üretimini tetikleyebilir. Bu da kronik iltihaplanmaya yol açabilir ve yaşlanmaya bağlı hastalıklara katkıda bulunabilir.
Hücresel stresi artırır: AGE'ler, hücrelerde oksidatif strese neden olabilir. Bu da DNA hasarına ve hücre ölümüne yol açabilir.
Glikasyonu önlemek veya geciktirmek için:
Kan şekerini kontrol altında tutmak: Yüksek kan şekeri, glikasyonu hızlandırır. Diyabet hastaları kan şekerini kontrol altında tutmak için ilaç ve diyet tedavisi almalıdır.
Antioksidanlar: Antioksidanlar, oksidatif stresi azaltarak glikasyonu önleyebilir veya geciktirebilir. C vitamini, E vitamini ve beta karoten gibi antioksidanlar açısından zengin besinler tüketmek faydalı olabilir.
AGE'leri azaltan besinler: Kinoa, yaban mersini, bitter çikolata ve brokoli gibi bazı besinler AGE'leri azaltmaya yardımcı olabilir.
Glikasyon hakkında daha fazla bilgi için:
Glikasyon - Vikipedi: https://en.m.wikipedia.org/wiki/Glycation
Glycation and Aging: https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC3800277/
The Role of Glycation in Age-Related Diseases
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder