Adam Phillips - Freud Olmak: Bir Psikanalistin Oluşumu (Becoming Freud: The Making of a Psychoanalyst)
Adam Phillips’in Freud Olmak adlı kitabı, Sigmund Freud’un hayatının ilk 50 yılını inceleyerek, onu bir birey, düşünür ve psikanalizin kurucusu olarak anlamaya çalışır. Kitap, Freud’un yaşamını biyografik bir yaklaşımla ele alırken, onun kişisel deneyimlerinin ve tarihsel bağlamının psikanalizin doğuşundaki etkilerini araştırır.
1. Freud’un Erken Yaşamı
Freud, 1856 yılında Moravya’nın küçük bir kasabasında doğdu. Ailesi Yahudi olduğu için kültürel ve dini bağlamda bir azınlık olarak yaşadı. Bu durum, onun erken yaşlardan itibaren kimlik ve aidiyet meseleleriyle uğraşmasına neden oldu. Freud’un ailesi maddi zorluklar yaşasa da eğitimine büyük önem verdi. Özellikle annesiyle olan bağı Freud’un erken psikolojik gelişiminde önemli bir yer tutar.
2. Viyana Yılları ve Tıp Eğitimi
Freud, ailesiyle birlikte Viyana’ya taşındı ve burada tıp eğitimi aldı. Tıp eğitimini bir “araç” olarak gören Freud, daha çok insan zihnini anlamaya odaklanmıştı. Bu dönemde, sinir sistemi ve nöroloji üzerine araştırmalar yaptı. Jean-Martin Charcot ve Josef Breuer gibi isimlerle tanışması, hipnoz ve histeri üzerine çalışmaları, Freud’un zihinsel süreçlere olan ilgisini artırdı.
3. Psikanalizin Doğuşu
Freud, özellikle Josef Breuer ile yaptığı çalışmalar sırasında “bilinçdışı” kavramını geliştirmeye başladı. Breuer ile birlikte histeri hastalarını tedavi ederken “konuşma tedavisi” olarak bilinen yöntemi keşfetti. Ancak, Breuer’den farklı olarak Freud, cinselliğin insan davranışları üzerindeki merkezi rolüne vurgu yaptı. Bu, onu psikanalizin temellerini atmaya götürdü.
4. Freud’un Aile Hayatı
Phillips, Freud’un aile hayatını, özellikle babasıyla olan karmaşık ilişkisini ve karısı Martha Bernays ile olan evliliğini ele alır. Freud’un evliliği, bir yandan onun düzenli bir yaşam sürmesine olanak tanırken, diğer yandan psikanalitik teorilerini geliştirmesi için bir tür “laboratuvar” görevi gördü. Freud’un çocuklarına olan sevgisi ve disiplini de bu dönemde dikkat çeker.
5. Tarihsel ve Kültürel Bağlam
Freud’un yaşadığı dönemin Avrupa’sı, hem bilimsel hem de kültürel olarak büyük değişimlerin yaşandığı bir dönemdi. Phillips, Freud’un fikirlerinin dönemin bilimsel, felsefi ve sanatsal ortamından nasıl etkilendiğini tartışır. Özellikle Darwin’in evrim teorisi, Nietzsche’nin felsefesi ve 19. yüzyıl bilimi, Freud’un düşüncelerine ilham verdi.
6. Freud’un Kişiliği
Adam Phillips, Freud’un kişiliğini tartışırken, onun titiz, meraklı ve disiplinli bir birey olduğunu vurgular. Freud’un kendi hayatındaki kaygılar ve çatışmalar, onun psikanalitik teorilerinde yerini bulur. Örneğin, Freud’un kendi rüyalarını analiz etmesi, bilinçdışını anlamak için bir araç haline geldi.
7. Eleştirel Bir Bakış
Phillips, Freud’u eleştirel bir gözle incelerken, onun bazı fikirlerinin tartışmalı olduğunu kabul eder. Ancak, Freud’un bu fikirleri ortaya atarken gösterdiği cesaret ve yenilikçi yaklaşımına büyük saygı duyar. Özellikle bilinçdışının keşfi ve rüyaların analizi, insan zihnini anlama çabasında bir devrim olarak görülür.
Sonuç
Adam Phillips, Freud’u yalnızca bir psikanalist olarak değil, aynı zamanda bir insan olarak anlamaya çalışır. Freud’un çocukluğu, eğitimi, ailesi, kültürel bağlamı ve kişiliği, onun psikanalizi oluşturmasında kritik bir rol oynamıştır. Freud Olmak, hem Freud’un bireysel gelişimine hem de psikanalizin ortaya çıkışına dair derin bir kavrayış sunar.
Bu kitap, Freud’un yaşamına ve düşüncelerine ilgi duyan herkes için kapsamlı ve düşündürücü bir okuma sunar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder