Koyunlar Ülkesi
Bir zamanlar, uzak diyarların birinde, yemyeşil çayırlarla çevrili bir Koyunlar Ülkesi vardı. Bu ülkenin sakinleri, yumuşacık postları ve ürkek kalpleriyle tanınırdı. Koyunlar ne kükreyebilir, ne hızla koşabilir, ne de derin sulara dalabilirdi. Onlar sadece birlikte otlayan, tehlike karşısında bir arada kalmaya çalışan bir sürüydü.
Koyunlar Ülkesi'nde, düzeni sağlamak için bir Köpek Birliği kurulmuştu.
Köpekler, görünüşte koyunları vahşi kurtlardan ve gece vakti gelen hırsızlardan korurdu. Ama koyunların çoğu, köpeklerin aslında gizliden gizliye çobanlara sadık olduklarını biliyordu.
Çünkü her sabah çoban gelir, en iri koyunları seçer ve yanında götürürdü. Koyunlar için bu, kaçınılmaz bir sondan ibaretti.
Seçim Günü
Bir gün, Koyunlar Ülkesi'nde büyük bir seçim yapılacağı ilan edildi. Çoban, koyunlara demokratik bir hak tanıyacağını söyledi:
İşte adaylar:
- Köpekler
- Kurtlar
- Çoban
Seçim günü geldiğinde, koyunlar düşündü. Çoğu, köpeklerden başka bir koruyucuyu tanımıyordu. Kurtlar vahşi ve tehlikeliydi, çobanın ise en azından ne zaman ve nasıl geleceği belliydi. Koyunların çoğu, bildikleri düzenin dışına çıkma cesaretini bulamıyordu. Böylece çoğu köpeklere oy verdi.
Ama sürünün içinde farklı düşünen bir koyun vardı: Mavi Postlu Koyun. O, sürüden farklıydı; hep daha fazlasını merak ederdi. "Neden her zaman birine bağımlı olmak zorundayız?" diye sordu kendi kendine. "Ya kendi kaderimizi kendimiz çizebilirsek?"
Mavi Postlu’nun Planı
Mavi Postlu Koyun, bir gece sürünün lideri olan yaşlı koyuna yaklaştı ve şöyle dedi:
"Dayanışma ilan edelim. Hep birlikte kurtlara karşı durabilir, çobanın planlarını bozabiliriz. Özgürlüğümüzü ancak kendi gücümüzle kazanabiliriz."
Ama yaşlı koyun başını iki yana salladı:
"Kurtlar bizi yer, çoban bizi keser, köpekler bize ihanet eder. Hiçbir şey değişmez. Özgürlük bize göre değil."
Mavi Postlu, yaşlı koyunun sözlerini kabul etmedi. Bazı koyunları yanına alarak çayırlardan ayrıldı. Onlara cesaret, zeka ve dayanışma öğretti. Kendilerini savunmayı öğrendiler, tehlike anında nasıl birlik olacaklarını keşfettiler.
Yeni Bir Düzen
Aylar sonra, Mavi Postlu ve arkadaşları Koyunlar Ülkesi'ne döndü. Artık eskisi gibi değillerdi. Daha güçlü, daha cesur ve daha zekiydiler. Kurtlarla yüzleştiler, çobanın mezbahasına gitmeyi reddettiler ve köpeklerin tehditlerine boyun eğmediler.
Koyunlar arasında bir dalga yayıldı. "Belki de koyun olmaktan vazgeçebiliriz," diye fısıldadılar birbirlerine. Özgürlük zor ve korkutucuydu, ama Mavi Postlu'nun gösterdiği yolda bir umut vardı.
Masalın Sonu
Mavi Postlu’nun hikayesi, Koyunlar Ülkesi’nde her zaman anlatılır oldu. Sürüde kalmayı seçen koyunlar, kendi kaderlerini çobanlara ve köpeklere bırakmaya devam etti. Ama bir grup koyun, Mavi Postlu'nun izinden giderek yeni bir hayat kurdu.
Bu masal, koyun olmaktan vazgeçmenin zor ama mümkün olduğunu hatırlatmak için anlatılır. Çünkü özgürlük, çaba ve cesaret gerektirir.
Ve unutma: Sürüden çıkmak, her şeyin başlangıcıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder