Jeffrey Jensen Arnett'in ortaya koyduğu “geciken yetişkinlik” (emerging adulthood) kavramı hakkında bir yazı:
Geciken Yetişkinlik (Emerging Adulthood)
Jeffrey Jensen Arnett'in Yaklaşımı
Giriş: Kavramın Ortaya Çıkışı
2000 yılında Amerikalı psikolog Jeffrey Jensen Arnett, gençlerin ergenlikten yetişkinliğe geçişte yaşadığı yeni ve özgün bir evreyi tanımlamak için "emerging adulthood" (Türkçeye genellikle "geciken yetişkinlik" ya da "beliren yetişkinlik" olarak çevriliyor) kavramını ortaya attı. Bu kavram, özellikle sanayileşmiş toplumlarda 18-25 yaş arası bireylerin yaşadığı, ne tam anlamıyla gençlik ne de tam anlamıyla yetişkinlik olan ara bir dönemi ifade eder.
Arnett’in temel iddiası, modern toplumların değişen sosyal, ekonomik ve kültürel yapılarının genç bireylerin yetişkinlik rollerine (evlenmek, çocuk sahibi olmak, kariyer sahibi olmak vb.) geçişlerini geciktirdiği, bu süreçte gençlerin kimliklerini bulmaya ve hayatlarını şekillendirmeye çalıştıkları yeni bir dönem oluşturduğudur.
Emerging Adulthood'ın 5 Temel Özelliği
Arnett, geciken yetişkinliğin belirli özelliklerle tanımlandığını belirtir:
-
Kimlik Araştırması
Bu dönemde bireyler kariyer, ilişkiler ve dünya görüşleri gibi konularda kim olduklarını keşfetmeye çalışırlar. Kimlik oluşumu, bu evrede çok aktiftir. -
Durağanlık ve Geçicilik
Emerging adulthood, bireylerin tam anlamıyla kalıcı kararlar almadığı, birçok şeyin geçici olduğu bir dönemdir. Örneğin eğitim, iş veya ilişki gibi alanlarda sık değişiklikler yaşanır. -
Öz-yönelim (Self-focused)
Gençler bu evrede başkalarına karşı değil, daha çok kendi ihtiyaçlarına, hedeflerine ve isteklerine odaklanırlar. Aile veya çocuk gibi sorumluluklardan büyük ölçüde bağımsızdırlar. -
Olanaklar ve İhtimallerin Zenginliği
Bu dönem, bireylerin geleceğe dair birçok farklı olasılığı değerlendirdiği bir evredir. Kişiler birçok farklı yaşam yolunu deneyimleyebilir ve hayallerini gerçekleştirmek için girişimlerde bulunabilirler. -
Arada Kalma Hissi
Gencin kendisini ne tam olarak bir genç ne de tam bir yetişkin olarak hissettiği özgün bir psikolojik durum söz konusudur.
Neden Ortaya Çıktı?
Arnett’e göre emerging adulthood'ın oluşmasına yol açan temel toplumsal değişimler şunlardır:
- Eğitim Süresinin Uzaması: Üniversite ve yüksek lisans gibi eğitim süreçlerinin yaygınlaşması.
- Evlilik ve Çocuk Sahibi Olmanın Ertelenmesi: Ortalama evlilik yaşı ve ebeveynlik yaşı yükselmiştir.
- İş Hayatının Değişmesi: Kariyerlerin daha geç başlaması ve ilk işlerin genellikle geçici veya değişken olması.
- Bireysel Özgürlük ve Seçeneklerin Artması: Gençlerin hayatlarının kontrolünü daha uzun süre ellerinde tutabilmeleri.
Özellikle sanayileşmiş ülkelerde bu faktörler, gençlerin geleneksel yetişkinlik rollerine geçmeden önce uzun bir "deneme ve keşif" dönemine girmelerine neden olmuştur.
Eleştiriler
Emerging adulthood kavramı birçok olumlu ilgi görse de bazı eleştiriler de almıştır:
- Kültürel Özgüllük: Kavramın ağırlıklı olarak Batı toplumlarına özgü olduğu ve gelişmekte olan ülkelerde aynı şekilde gözlemlenmediği savunulmuştur.
- Sınıfsal Ayrım: Daha iyi ekonomik koşullara sahip bireylerin emerging adulthood’ı yaşayabildiği, düşük gelirli bireylerin ise daha erken yaşta yetişkinlik sorumlulukları almak zorunda kaldığı söylenmiştir.
- Bireysel Farklılıklar: Her bireyin bu evreyi aynı şekilde deneyimlemediği, dolayısıyla genel geçer bir kategori oluşturmanın yanıltıcı olabileceği vurgulanmıştır.
Arnett ise bu eleştirilere karşılık olarak kavramın kültürel varyasyonlar gösterebileceğini ve özellikle orta ve üst gelir düzeyine sahip gençler arasında belirgin olduğunu kabul etmiştir.
Sonuç
Jeffrey Jensen Arnett'in emerging adulthood kavramı, modern gençliğin yaşadığı özgün geçiş sürecini anlamak için önemli bir çerçeve sunar.
Genç bireylerin, hayatın büyük kararlarına ulaşmadan önce kendilerini keşfetmeleri, deneyim kazanmaları ve kimliklerini oluşturmaları için bir alan yaratır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder