Hayatın Dönüşümü

Bir zamanlar, uzak diyarlarda, Bilgelik Dağı’nın eteğinde küçük bir köy vardı. Bu köyde, Deniz adında meraklı ve cesur bir çocuk yaşardı. Deniz, her gün köyün yaşlı bilgesine gider ve ona hayat hakkında sorular sorardı.

Bir gün Deniz, bilgeye sordu: "Bir insanın hayatı ne zaman değişir?"

Bilge, ona gülümseyerek baktı ve şöyle dedi: "Bunu öğrenmek istiyorsan, Bilgelik Dağı'na tırmanmalısın. Orada her taşın, her rüzgârın bir cevabı vardır. Ama unutma, asıl cevapları yolculuğun boyunca kendin bulmalısın."

Deniz, gözleri parlayarak yola koyuldu. Yolda ilk olarak yaşlı bir adamla karşılaştı. Adam, bir taşın üzerine oturmuş, derin düşüncelere dalmıştı.

"Hayat ne zaman değişir?" diye sordu Deniz.

Yaşlı adam, "İnsan, bilmediğini bildiği zaman değişir," dedi.

Deniz teşekkür ederek yoluna devam etti. Az ileride, uçurumun kenarında bir genç duruyordu. Ona da aynı soruyu sordu.

Genç, "Yeteneklerinin sınırlarını bildiğinde değişirsin," diye yanıtladı.

Deniz, yol boyunca farklı insanlarla karşılaştı. Kimisi ona yalnız kalınca değişeceğini, kimisi kendini aşması gerektiğini, kimisi ise hayatına bir anlam bulduğunda değişimin başlayacağını söyledi. Bir başkası ona, değişimin ölümle geldiğini fısıldadı. Kimi, özgürlükten, kimi gereklilikten, kimi ise dünyanın tamir edilemez olduğunu fark etmekten bahsetti. Bir başkası ise karanlık tarafını görebildiğinde gerçekten değişebileceğini söyledi.

Deniz, tüm bu cevapları aklında tartarak Bilgelik Dağı’nın zirvesine ulaştı. Zirvede rüzgâr sert esiyordu ve bulutlar ayaklarının altındaydı. Gözlerini kapadı ve düşündü. "Hangisi doğru?" diye sordu kendine. Sonra birden fark etti; her biri doğruydu, çünkü herkesin değişimi farklıydı.

Tam o anda içinde bir sıcaklık hissetti. Bilge, ona yolculuğun başında ne demişti? "Asıl cevapları yolculuğun boyunca kendin bulmalısın." İşte şimdi anlamıştı.

Deniz, gülümseyerek köyüne döndü. Artık o, aynı çocuk değildi. Yolculuk onu değiştirmişti. Bilgeye gidip başından geçenleri anlattı.

Bilge, başını sallayıp gülümsedi: "Gördün mü, Deniz? Değişim, bir cevabı bulmak değil, sorularla yola çıkmaktır. Ve sen, kendi yolunu buldun."

O günden sonra Deniz, köydeki herkesin gözünde sadece bir çocuk değil, bilgelik yoluna adım atmış biri olarak görülmeye başlandı. Ve böylece onun hikâyesi, Bilgelik Dağı’nın rüzgârlarıyla birlikte nesilden nesile anlatıldı.