Bir zamanlar, deniz kenarındaki küçük bir kasabada, derin bir aşkla yaşayan genç bir çift vardı.
Onların adları Sevgi ve Güçlü idi.
Onların adları Sevgi ve Güçlü idi.
Sevgi, en kasvetli günleri bile aydınlatabilen mutlu ve parlak gülümsemesiyle, ipek gibi yumuşacık sesiyle tanınırdı.
Güçlü ise sıcaklık ve nezaket dolu, okyanus kadar geniş bir kalbe sahipti,
Her akşam, güneş ufukların ardına kayarken, denizin dalgalarını gören uçurumun en sevdikleri noktasında buluşurlardı.
Oracıkta birbirlerine sarılır, birbirlerinin kollarında huzur ve mutluluk bulurlardı.
Sonsuz genişlik ve derinlikte bu okyanus manzarasına bakarken, sevdikleri şarkıların dizelerini tekrar ederlerdi, derin sevgilerini yansıtan dizeler.
Aşkları, onları en karanlık fırtınalardan bile koruyordu. Hayat ne zaman bir zorluk çıkarsa, birbirlerine daha sıkı sarılır, bağlarında güç bulurlardı.
Sevgi'nin kahkahası Güçlü'nün kulaklarına müzik gibi gelir, onun sevgi dolu dokunuşu tüm endişelerini yok ederdi.
Bir fırtına gecesi, rüzgar uluduğunda ve yağmur durmadan yağdığında, Güçlü pencerenin yanında dururken, Sevgi'nin varlığını özlediğini hissetti.
Fırtına kargaşasının içinde, Sevgi'nin sıcaklığını bir umut ışığı gibi ruhunun derinliklerinde hissedebiliyordu.
Şimşek her çaktığında, yüksek sesle Sevgi'nin adını söyledi, adının bir sığınak olduğunu bilerek.
Bu arada, Sevgi karanlığı ve fırtınayı cesurca göğüsleyerek Güçlü'nün evine ulaşmaya kararlıydı.
Onun, ona ihtiyacı olduğunu, kendisinin de ona ihtiyacı olduğu kadar iyi biliyordu.
Her adımda, şarkılarının dizelerini tekrar ediyor, aşklarında cesaret buluyordu.
Sonunda, iliklerine kadar ıslanmış, ama yüreği sıcak ve kararlı bir şekilde Güçlü'nün kapısına geldi.
Güçlü kapıyı açtı ve onu karşısında buldu. İkisinin de gözleri sevgi ve bağlılıkla parlıyordu.
Tek bir kelime etmeden bir birlerine sarıldılar, sanki bir daha asla bırakmayacakmış gibi.
Fırtına dışarıda sürüp giderken, birbirlerinin kollarındaki güvenlik içinde huzur buldular.
Aşkları, zifiri karanlık gece yarısında bir deniz feneri gibi, en karanlık zamanlarda bile umut ve dirençle yol gösteriyordu.
Ve böylece, fırtına sonunda dinmeye başladığında ve ilk şafak ışıkları bulutların arasından yükseldiğinde, Sevgi ve Güçlü aşklarının her zaman onları rehberlik edeceğini biliyorlardı.
Birbirlerinin kollarında, evlerinin sıcağında, sığınaklarının güveninde, kalplerinde ve ruhlarında buluşmuşlardı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder