- AREL Primary School
- Adapazari Enka Private Primary School
- Ahmet Ulusoy College
- Aka Koleji (Aka Schools)
- American Collegiate Institute
- Bilkent Erzurum Laboratory School
- Bilkent Laboratory & International School
- Bilkent Primary School
- British International School
- Cakir Ilkogretim Okulu (Cakir Primary School)
- Darussafaka Schools
- Edirne Beykent Schools
- Enka Schools
- Eyüboglu Schools
- Eyüboğlu Ataşehir Primary School
- FMV Özel Ayazağa Işik High School
- Gazі Ünіversіtesі Vakfi Özel Anadolu Lisesi
- ISTEK Barış Schools
- ITU Gelistirme Vakfi Özel Ekrem Elginkan Lisesi
- Irmak Schools
- Isikkent Egitim Kampusu
- Istanbul Beykent Schools
- Istanbul Coskun College
- Istanbul International Community School
- Istanbul Prof. Dr. Mümtaz Turhan Sosyal Bilimler Lisesi
- İSTEK Kemal Atatürk Schools (Kindergarten & Primary School)
- Koç School
- Kultur High School
- Kültür 2000 College
- MEF International School, Istanbul
- MEF Schools of Turkey
- Marmara Education Group
- Ozel Acarkent Doga Anadolu Lisesi
- Özel Bilkent Lisesi
- Ozel Caglayan Murat High Schools
- Ozel Kilicaslan Liseleri
- Ozel Yüzyil Isil Okullari (Private Yuzyil Isil schools)
- Privatschule Der Deutschen Botschaft Ankara
- TED Ankara College Foundation High School
- TED Bursa College
- Tarsus American School
- Taş Private Elementary School
- Terakki Foundation Schools Sisli Terakki Private High School
- Tev Inanc Turkes High School For Gifted Students
- The English School of Kyrenia
- Üsküdar American Academy
- YUCE Schools
2014-04-29
International Baccalaureate World Schools in Turkey
There are 46 International Baccalaureate World Schools in Turkey offering one or more of the three International Baccalaureate programmes. 16 schools offer the Primary Years Programme , 7 schools offer the Middle Years Programme and 32 schools offer the Diploma Programme. (Updated April 2014 from official site)
Next good ideas in Ultrasound probe techonology?
Next ideas in Ultrasound probe techonology? Here you are:
- Wireless charging for wireless probes. Just put them in place and they will be charged when not in use.
- 3 Axis IMU orientation, gyroscope and accelerometer. Just a few $$$'s hardware investment needed. a. Would help with 3D Orientation tagging of images. b. Stitching and volume rendering of panoramic and volume acquisition images. c. Measuring hand made movement and pressure with elastography . d. Biopsy guidance. e. Cheap hardware, but needs work on software side. (MPU-6050 shown)
Current methods of elastography include automated pressure waves generated with piezoelectric effect and hand made pressure waves which are unquantified. Sensing / Sending the acceleration info aquired from transducer will help quantification of pressure. Small pressure sensors on transducers will help even more.
Etiketler:
Elastography,
fikir,
IMU,
İvmeölçer,
Jiroskop,
Recycled,
sağlık,
science,
Tıp,
ultrasound
2014-04-25
Ultrasound of thrombosis of great saphenous vein tributaries
Thrombosis of great saphenous vein and tributaries. Note lack of full compressibility of vein secondary to intraluminal thrombus.Original and tone mapped image.
http://emedicine.medscape.com/article/463256-workup#aw2aab6b5b4
https://commons.wikimedia.org/wiki/File:Great_saphenous_vein_thrombosis_05091312021.jpg
http://emedicine.medscape.com/article/463256-workup#aw2aab6b5b4
https://commons.wikimedia.org/wiki/File:Great_saphenous_vein_thrombosis_05091312021.jpg
Ultrasound image of breast abscess. Original version and digitally enhanced.
Ultrasound image of breast abscess. Original version and digitally enhanced.
2014-04-23
Color MRI improvements
I started to use some enhancing methods in color MRI's I described before. Some samples. Text to come.
2014-04-22
Itoh elasticity
Itoh et al. classification of the breast lesions differentiate them into 5 categories according to elasticity pattern.
> Itoh A, Ueno E, Tohno E, Kamma H, Takahashi H, Shiina T, et al. Breast disease: clinical application of US elastography for diagnosis. Radiology. 2006;239:341–350.
- A score of 1 indicate equivalent strain throughout the lesion
- a score of 2 indicate strain in most of the lesion with some areas of no strain (a mosaic pattern of colors);
- a score of 3 indicate no strain in the central part of the lesion (only the central part of the lesion is colored red);
- a score of 4 indicate no strain throughout the lesion (the entire lesion is red)
- a score of 5 indicate no strain throughout the lesion or the surrounding area (the entire lesion and its surrounding area are colored red)
> Itoh A, Ueno E, Tohno E, Kamma H, Takahashi H, Shiina T, et al. Breast disease: clinical application of US elastography for diagnosis. Radiology. 2006;239:341–350.
eXperimental videos
eXperimental: You are expected to see a fish moving.
Balık görmeniz bekleniyor.
Balık görmeniz bekleniyor.
Evren ne renk?
Evren ne renk? Böyle sorular sorup sonra başımıza iş açarlar. Soru sorulmadan önce çay kahve içip mutlu mesut yaşamımıza devam ederken, soru sorulduktan sonra bu rahat bozulur. Fellik fellik yanıt aranır. Stanford'dan bir grup bilim insanı galaksilerin renk ortalamasını ölçüp yeşil demişler. Sonra bir iki hafta sonra hesap hatası yaptıklarını fark edip bej renginde karar kılmışlar.
Evren ne renk diye soran birine, renk nedir diye sormak lazım. Soruyu soru ile yanıtlayacaksın. Renkleri oluşturan nesne kendinden ışıma yapıyorsa, ışıma yaptığı dalga boylarına göre bir renk algısı yaratır. Işığı yansıtıyorsa yüzeyini kaplayan maddelerin yansıttığı rengne göre bir renk oluşur. Renkleri ölçme ilminde en çok RGB ve HSV sistemleri kullanılır ama buna şimdilik çok kafa yormak istemiyorum. Varacağımız noktayı çok değiştirmeyecek.
Galaksiler ışıma yoluyla renklerini oluştururlar. Ama galaksiler evrenin küçük bir bölümünü oluşturuyorlar. Büyük bir kısmı boşluktan oluşuyor. Boşluğun rengi ne o zaman? Arka plan radyasyonunu saymazsak, çoğu yerde güneş benzeri ışıyan bir şey yok. Yansıyana baktığımızda, yansıtan bir şey yok. Az gaz var, az toz var. Evren saydam o zaman. Saydam evet ama saydamın arkasında bir şey olduğu zaman arkadakinin rengini görüyoruz. Evrendeki boşluğun arkasında fazla bir şey de yok. Tek tük yıldız, galaksi, gezegen. Gerisi boş, arkası boş. Ben baktığımda siyah görüyorum. Ne yansıyan bir ışık var, ne oluşan ışık. İçinde Tek tük parlayan noktacıklar.
Ne renk o zaman? Ne bileyim? Siz ne renk görüyorsanız o renktir. Tartışacak böyle bir konu için sizinle bozuşacak değilim. Ben çayıma kahveme dönüyorum.
Evren ne renk diye soran birine, renk nedir diye sormak lazım. Soruyu soru ile yanıtlayacaksın. Renkleri oluşturan nesne kendinden ışıma yapıyorsa, ışıma yaptığı dalga boylarına göre bir renk algısı yaratır. Işığı yansıtıyorsa yüzeyini kaplayan maddelerin yansıttığı rengne göre bir renk oluşur. Renkleri ölçme ilminde en çok RGB ve HSV sistemleri kullanılır ama buna şimdilik çok kafa yormak istemiyorum. Varacağımız noktayı çok değiştirmeyecek.
Galaksiler ışıma yoluyla renklerini oluştururlar. Ama galaksiler evrenin küçük bir bölümünü oluşturuyorlar. Büyük bir kısmı boşluktan oluşuyor. Boşluğun rengi ne o zaman? Arka plan radyasyonunu saymazsak, çoğu yerde güneş benzeri ışıyan bir şey yok. Yansıyana baktığımızda, yansıtan bir şey yok. Az gaz var, az toz var. Evren saydam o zaman. Saydam evet ama saydamın arkasında bir şey olduğu zaman arkadakinin rengini görüyoruz. Evrendeki boşluğun arkasında fazla bir şey de yok. Tek tük yıldız, galaksi, gezegen. Gerisi boş, arkası boş. Ben baktığımda siyah görüyorum. Ne yansıyan bir ışık var, ne oluşan ışık. İçinde Tek tük parlayan noktacıklar.
Ne renk o zaman? Ne bileyim? Siz ne renk görüyorsanız o renktir. Tartışacak böyle bir konu için sizinle bozuşacak değilim. Ben çayıma kahveme dönüyorum.
2014-04-20
2014-04-19
Akselerometre, Jiroskop ve IMU
AKSELOMETRE JİROSKOP VE İMU ÜZERİNE
Akselerometreler ve jiroskoplar tüketici elektroniğinde giderek daha popüler hale gelen ürünlerdir. Belkide onları projelerinize ekleme zamanı gelmiştir. Bu ürünlerden birini seçerken kafanız karışabilir. O yüzden bu yazıda bazı özellikleri hakkında bilgi vermeye çalıştım. Özellikle sensörlerin bilgi kitapçıklarında bulunan ve her biri onlarca sayfa tutan kafa karıştıran konular hakkında bazı bilgiler aktararak başlangıç bilgisi vermeye çalışacağım.
AKSELEROMETRE
Akselerometre neyi ölçer? İvmeölçer veya akselerometre, bir kütleye uygulanan ivmeyi ölçen cihazlardır. Nesne durabilir, bazen nesne hızlanıp yavaşlayabilir. Akselerometrenin tam olarak yaptığı işlem nesnelerin bu özelliğini ölçmek. Akselerasyonun birimi metre/sn2 veya G kuvveti olarak ifade edilebilir. G kuvvetti de 9.8 metre/sn2 olarak ifade edilir. G kuvveti rakım ve üzerinde bulunduğumuz gezegenin boyutuna göre değişiklik gösterir. Uygulanan ivmenin ölçümünde, koordinat ivmesi (referans ivme) bilinmesine gerek yoktur. Bunun yerine ivmeölçer, içindeki test kütlesine referans eksenindeki, kütleden kaynaklı olan uygulanan kuvvetlere bakar. Örneğin, dünya üzerinde deniz seviyesine yakın bir bölgede düz bir yüzey üzerinde ivmeölçerin gösterdiği değer 9.81 m/s2 olurken, serbest düşen bir cisim üzerinde veya boş uzayda göstereceği değer 0 m/s2 olacaktır.
Akselerometreler statik veya dinamik kuvvetleri bize gösterebilirler. En çok kullanılan akselerometreler tilt yani eğim sensörleridir. Dünya yüzeyine göre ölçüm cihazının ne zaman, nasıl, ne kadar eğildiğini gösterebilirler. Akselerometreler ayrıca hareket sensörü olarak da kullanılabilirler. Örneğin Nintendo Wii’nin el kumandasında bir adet akselerometre bulunmaktadır. Pekçok raket hareketi, yumruk hareketi gibi hareketi gibi hareketi Wii’nin konsolu içindeki akselerometre algılamaktadır. Akselerometrelerin, ivmeölçerler, sanayide ve bilimsel çalışmalarda birçok uygulama alanında kullanılmaktadır. Yüksek hassasiyete sahip ivmeölçerler füzelerde, uçaklarda, gemilerde ve denizaltılarda navigasyon sistemlerinde kullanılan en önemli parçalardan biridir. Bunun yanı sıra, döner makinelerde titreşimi tespit edip, bu titreşimin hangi sınırlar içinde gerçekleştiğini gözler. Günümüzde tablet bilgisayarlar ve dijital kameralarda titreşim engelleyici sistemlerin devreye girmesinde, görüntü netleştirmede ve kullanıcı duyarlı sistemlerin etkinleşmesinde kullanılmaktadır. İvmeölçerin verdiği bilgiler içinden bir cismin serbest düşüşte olup olmadığı, hızlanıp hızlanmadığı gibi ikincil bilgiler hesaplanabilir. Örneğin bu özelliğe bakarak düşmekte olan bir uçanın motorunu tekrar çalıştırmak veya düşmekte olan bir donanımın zarar görmemesi için otomatik kapatmak, paraşüt açtırmak gibi özellikler eklenebilir. Akselerometre seçerken bazı donanım parametrelerine dikkati etmemiz gerekir. Şimdi akselerometre seçerken dikkate edilecek parametrelere bir bakalım.
Range veya aralık diyebileceğimiz ölçümün alt ve üst sınırları dikkat etmemiz gereken parametrelerden bir tanesidir. Her akselerometrenin üst ve alt algı sınır aralığı aynı olmamaktadır. Örneğin bir akselerometrenin üst sınırı 1g iken başka bir akselerometrenin üst sınırı 250g olabilmektedir. Kullanım alanına göre sizin için ne tür bir akselerometre gerektiğini zamanla öğreneceksiniz. Satın alma sırasında bu aralık +/- g şeklinde ifade edilmektedir. Bazı akselerometrelerin değişken aralıkları bulunmaktadır. Buda satın alma sırasında değil kullanım sırasında aralığın belirlenmesine kolaylık sağlamaktadır.
Ara birim akselerometrelerin başka bir özelliğidir. Akselerometrelerin çıktısı analog, (pulse-wave) dalga modülasyonu (PWM) veya dijital olabilmektedir. Analog akselerometreler özelliklerine göre pin üzerinde 0-3.3 volt veya 0-5 volt arasında bir voltaj / gerilim üreterek değerleri diğer cihaza bildirirler. Bu ara birimle çalışmak kolaydır. Ancak hassasiyeti çok yüksek değildir. En kolay bilgi analog olarak alınabilir. Pek çok akselerometrede ara birim olarak analog çıktı bulunmaktadır.
Dalga modülasyonu (PWM) yapan akselerometreler kare dalga şeklinde sabit bir frekansta bir dalga üretirler ancak dalganın şekli ölçülen akselerasyonla değişmektedir. Bu dalga modülasyonlu akselerometreler oldukça nadirdir ve kolay bulunmazlar. Onlarla çalışmak ise zordur.
Dijital akselerometreler seri bir ara birimle başka bir cihaza bağlanabilirler. Bu seri ara birim SPI veya I2C olabilir. Deneyiminize göre SPI veya I2C ara birimini tercih edebilirsiniz. Bu akselerometreler oldukça popülerdir. Çünkü daha çok özelliği daha az kablo bağlantısı ile aktarabilirler. Gürültüye oranları daha azdır. Dezavantajları ise programlamak için biraz daha fazla programlama bilgisi gerektirmesidir.
Ölçülen eksenlerin sayısı başka bir parametredir. Akselerometreniz, ölçülebilen 3 eksenden X, Y ve Z’den kaçını ölçebilmektedir. Satın alacağımız akselerometrede bakmanız gereken parametrelerden biri kaç eksen ölçtüğüdür. En pahalı olanlar en fazla eksende ölçüm yapar şeklinde bir kural yok. Alım esnasında bilgi formalarına, kitapçıklarına bakarak kaç eksende ölçüm yaptıklarını öğrenebilirsiniz.
Güç tüketimi. Eğer kullanacağınız proje pil beslemeli olacak ise, gücünü pilden alacaksa akselerometrenizin ne kadar güç tüketeceği sizin için önemli olacaktır. Genelde çoğu cihazın güç tüketimi mikroamper cinsinden belirtilir. Bazı cihazlarda kullanılmadığı durumlar için uyku modu devreye girebilmektedir.
Çalışma gerilimi satılan akselerometrelerin bir kısmı sabit voltajla çalışabilir. Giriş voltajı sabit şekilde 3.3 ile 5 volt arasında değişir. Bazı akselerometrelerde giriş gerilimi esnekliği sağlayan gerilim regülatörü bulunmaktadır.
Ek özellikler. Yeni cihazlarda bazı ek özellikler bulunabilmektedir. Bunların bir kısmı termometre, uyku modu, 0g tanıma, hareketsizlik tanıma ve vuruş/darbe tanıma şeklinde özetlenebilir.
JİROSKOP
Jiroskop, (İngilizce: Gyroscope, Gyro) veya Yalpalık, Cayroskop, Cayro, jiroskoplar açısal hızı ölçen cihazlardır. Yön ölçümü veya ayarlamasında kullanılan, açısal dengenin korunması ilkesiyle çalışırlar. Jiroskopik hareketin temeli fizik kurallarına ve açısal momentumun korunumu ilkesine dayalıdır.
Jiroskop olarak bilinen alet ilk olarak 1817’de J. Bohnenberger tarafından icat edilmiştir ve jiroskop adı 1852’de Dünya'nın dönüş hareketini incelemek üzere yaptığı deneyler sırasında J. Foucault tarafından verilmiştir. Bir jiroskop presesyon ve nutasyon olarak bilinen hareketleri de içine alan çeşitli hareketler yapar. Günlük hayatta, uçak ve gemilerde yön bulmak için, uzay teleskoplarında yörünge kararlılığını sağlayabilmek için yaygın olarak jiroskoplardan yararlanılmaktadır.
Bisiklete binen herkes, bir bisiklet hızlı gittiği vakit dengeyi sağlamanın, yavaş gittiği vaktinkine göre çok daha kolay olduğunu bilir. Bir topaç, dönme hızı büyükse, dik kalarak dönmeye devam eder, fakat yavaşladıkça yana yatmaya başlar ve sonunda devrilir. Bu örneklerin her ikisinde de, kararsız olan (yani kolayca düşebilecek olan) cisimler, yeterli hızla hareket halinde oldukları vakit sabit eksende durabilmektedir.
Bunlarda gördüğümüz, bir defa bir düzlemde dönmeye başlatılan bir cismin o düzlemde dönmeye devam etmesi özelliğinden kombine bir cihaz olan jiropusulalarda ve denizcilik ile havacılıkta kullanılan başka çeşitli seyir yardımcılarında faydalanılır. Bu özellik, ağırlığının büyük bir kısmı çevresine yakın toplanmış bulunan tekerleklerde daha açıktır. Bu cins ağır tekerleklerin hepsine jiroskop denir.
Jiroskoplar nesnenin tanımlanan eksen etrafında dönüş hızını vermektedir. Eğer dönen bir cismin duruş açısını ölçmek istiyorsanız tek başına jiroskop yeterli bir cihaz olmayabilir. Jiroskoplar akselerometrelerden farklı olarak yer çekimi tarafından etkilenmezler. Jiroskoplar ve akselerometreleri birbirlerini tamamlayıcı cihazlar olarak düşünebilirsiniz. Dönüş hızı farklı birimlerle ifade edilebilir. Örneğin dönüş hızı dönüş/dakika (RPM) veya derece°-açı/saniye şeklinde ifade edilebilir. X, Y, Z esenleri etrafında dönüş rol, pitch ve yaw kelimeleri ile ifade edilir. Pitch: uçan araç burnunun aşağı yukarı hareketi, yaw: araç burnunun sola sağa dönüşü, roll ise kokpit’ten bakınca sağa sola yuvarlanma hareketini ifade eder. Geçmişte jiroskoplar uzayda navigasyon, füze kontrolü, su altında navigasyon ve uçuş navigasyonu için kullanıldılar. Şimdi jiroskoplar hareket kaydı, robotlar ve araç navigasyonu gibi cihazlarda kullanımlarına tanık olmaktayız. Bir jiroskop seçerken dikkat etmemiz gereken parametrelerin pek çoğu akselerometre seçerken kullandığımız parametrelere benzerdir.
Range veya aralık seçmek istediğimiz, beklediğimiz açısal hıza uygun olmalıdır. Özellikle jiroskopun maksimum açısal hızı sizin ölçmek istediğiniz beklediğiniz maksimum açısal hızdan çok fazla olmamalıdır.
Jiroskoplarda ara birimler yine akselerometrelere benzer şekildedir. Jiroskopların büyük bir çoğunluğu analog çıktı ile çalışmaktadır. Ancak jiroskop ara birimleri akselerometreler gibi dalga modülasyonu, analog, veya dijital ara yüze sahip olabilirler.
Analog ara yüze sahip olan jiroskoplar 0-5 veya 0-3.3 volt arasında bir gerilim üreterek ölçüm değerlerini diğer cihaza bildirirler. Analog ara birimle çalışmak kolaydır. Ancak hassasiyeti çok yüksek değildir. Pek çok jiroskopta analog ara birim bulunmaktadır.
Dalga modülasyonu yapan akselerometreler kare dalga şeklinde sabit bir frekansta bir dalga üretirler. Ancak dalganın şekli hissedilen akselerasyonla değişmektedir. Bu dalga modülasyonlu akselerometreler oldukça nadirdir ve kolay bulunmazlar. Bunlarda çalışmak ise oldukça zordur.
Magnetometre
Magentometreler dünyanın manyetik alanı ve çevrede bulunan nesnelerin manyetizmasından etkilenir. X, Y, Z ekesininde manyetik alan ölçümü yapılabilir. Hassas bir ölçüm için her bölge için ayrı kalibrasyon önerilir.
IMU
İvmeölçerler ve jiroskoplar harika cihazlardır ancak tek başlarına oryantasyon, pozisyon ve hız hakkında yeterli bilgi sağlamazlar. Bu ve benzeri değişkenleri hesaplamak için iki cihazdan gelen bilgiler birleştirilir. IMU (Inertial Measurment Unit) ile 6 serbestlik derecesinde (DOF, Degree Of Freedom) hesaplar yapılır. Robot kolları gibi cihazlarda IMU yaygın olarak kullanılır.
IMU’lar basit ve kompleks olarak ikiye ayrılır. Basit IMU’lar iki cihazı aynı kart üzerinde sunan devrelerdir. Hesap işlerinin tamamı kullanıcı tarafından yapılır.
Kompleks IMU’lar üzerinde hesaplamaları yapan ufak devreler bulunmakta olup, seri port üzerinden pek çok parametre çıktısı alınabilmektedir.
IMU’ların yaptığı hesaplamalarda zaman ile kaymalar gerçekleşmektedir. Bu kaymalar ölçüm, sıklığı, hassasiyeti ve ölçümlerin başladığı andan itibaren geçen zaman ile ilgilidir.
Akselerometreler ve jiroskoplar tüketici elektroniğinde giderek daha popüler hale gelen ürünlerdir. Belkide onları projelerinize ekleme zamanı gelmiştir. Bu ürünlerden birini seçerken kafanız karışabilir. O yüzden bu yazıda bazı özellikleri hakkında bilgi vermeye çalıştım. Özellikle sensörlerin bilgi kitapçıklarında bulunan ve her biri onlarca sayfa tutan kafa karıştıran konular hakkında bazı bilgiler aktararak başlangıç bilgisi vermeye çalışacağım.
AKSELEROMETRE
Akselerometre neyi ölçer? İvmeölçer veya akselerometre, bir kütleye uygulanan ivmeyi ölçen cihazlardır. Nesne durabilir, bazen nesne hızlanıp yavaşlayabilir. Akselerometrenin tam olarak yaptığı işlem nesnelerin bu özelliğini ölçmek. Akselerasyonun birimi metre/sn2 veya G kuvveti olarak ifade edilebilir. G kuvvetti de 9.8 metre/sn2 olarak ifade edilir. G kuvveti rakım ve üzerinde bulunduğumuz gezegenin boyutuna göre değişiklik gösterir. Uygulanan ivmenin ölçümünde, koordinat ivmesi (referans ivme) bilinmesine gerek yoktur. Bunun yerine ivmeölçer, içindeki test kütlesine referans eksenindeki, kütleden kaynaklı olan uygulanan kuvvetlere bakar. Örneğin, dünya üzerinde deniz seviyesine yakın bir bölgede düz bir yüzey üzerinde ivmeölçerin gösterdiği değer 9.81 m/s2 olurken, serbest düşen bir cisim üzerinde veya boş uzayda göstereceği değer 0 m/s2 olacaktır.
Akselerometreler statik veya dinamik kuvvetleri bize gösterebilirler. En çok kullanılan akselerometreler tilt yani eğim sensörleridir. Dünya yüzeyine göre ölçüm cihazının ne zaman, nasıl, ne kadar eğildiğini gösterebilirler. Akselerometreler ayrıca hareket sensörü olarak da kullanılabilirler. Örneğin Nintendo Wii’nin el kumandasında bir adet akselerometre bulunmaktadır. Pekçok raket hareketi, yumruk hareketi gibi hareketi gibi hareketi Wii’nin konsolu içindeki akselerometre algılamaktadır. Akselerometrelerin, ivmeölçerler, sanayide ve bilimsel çalışmalarda birçok uygulama alanında kullanılmaktadır. Yüksek hassasiyete sahip ivmeölçerler füzelerde, uçaklarda, gemilerde ve denizaltılarda navigasyon sistemlerinde kullanılan en önemli parçalardan biridir. Bunun yanı sıra, döner makinelerde titreşimi tespit edip, bu titreşimin hangi sınırlar içinde gerçekleştiğini gözler. Günümüzde tablet bilgisayarlar ve dijital kameralarda titreşim engelleyici sistemlerin devreye girmesinde, görüntü netleştirmede ve kullanıcı duyarlı sistemlerin etkinleşmesinde kullanılmaktadır. İvmeölçerin verdiği bilgiler içinden bir cismin serbest düşüşte olup olmadığı, hızlanıp hızlanmadığı gibi ikincil bilgiler hesaplanabilir. Örneğin bu özelliğe bakarak düşmekte olan bir uçanın motorunu tekrar çalıştırmak veya düşmekte olan bir donanımın zarar görmemesi için otomatik kapatmak, paraşüt açtırmak gibi özellikler eklenebilir. Akselerometre seçerken bazı donanım parametrelerine dikkati etmemiz gerekir. Şimdi akselerometre seçerken dikkate edilecek parametrelere bir bakalım.
Range veya aralık diyebileceğimiz ölçümün alt ve üst sınırları dikkat etmemiz gereken parametrelerden bir tanesidir. Her akselerometrenin üst ve alt algı sınır aralığı aynı olmamaktadır. Örneğin bir akselerometrenin üst sınırı 1g iken başka bir akselerometrenin üst sınırı 250g olabilmektedir. Kullanım alanına göre sizin için ne tür bir akselerometre gerektiğini zamanla öğreneceksiniz. Satın alma sırasında bu aralık +/- g şeklinde ifade edilmektedir. Bazı akselerometrelerin değişken aralıkları bulunmaktadır. Buda satın alma sırasında değil kullanım sırasında aralığın belirlenmesine kolaylık sağlamaktadır.
Ara birim akselerometrelerin başka bir özelliğidir. Akselerometrelerin çıktısı analog, (pulse-wave) dalga modülasyonu (PWM) veya dijital olabilmektedir. Analog akselerometreler özelliklerine göre pin üzerinde 0-3.3 volt veya 0-5 volt arasında bir voltaj / gerilim üreterek değerleri diğer cihaza bildirirler. Bu ara birimle çalışmak kolaydır. Ancak hassasiyeti çok yüksek değildir. En kolay bilgi analog olarak alınabilir. Pek çok akselerometrede ara birim olarak analog çıktı bulunmaktadır.
Dalga modülasyonu (PWM) yapan akselerometreler kare dalga şeklinde sabit bir frekansta bir dalga üretirler ancak dalganın şekli ölçülen akselerasyonla değişmektedir. Bu dalga modülasyonlu akselerometreler oldukça nadirdir ve kolay bulunmazlar. Onlarla çalışmak ise zordur.
Dijital akselerometreler seri bir ara birimle başka bir cihaza bağlanabilirler. Bu seri ara birim SPI veya I2C olabilir. Deneyiminize göre SPI veya I2C ara birimini tercih edebilirsiniz. Bu akselerometreler oldukça popülerdir. Çünkü daha çok özelliği daha az kablo bağlantısı ile aktarabilirler. Gürültüye oranları daha azdır. Dezavantajları ise programlamak için biraz daha fazla programlama bilgisi gerektirmesidir.
Ölçülen eksenlerin sayısı başka bir parametredir. Akselerometreniz, ölçülebilen 3 eksenden X, Y ve Z’den kaçını ölçebilmektedir. Satın alacağımız akselerometrede bakmanız gereken parametrelerden biri kaç eksen ölçtüğüdür. En pahalı olanlar en fazla eksende ölçüm yapar şeklinde bir kural yok. Alım esnasında bilgi formalarına, kitapçıklarına bakarak kaç eksende ölçüm yaptıklarını öğrenebilirsiniz.
Güç tüketimi. Eğer kullanacağınız proje pil beslemeli olacak ise, gücünü pilden alacaksa akselerometrenizin ne kadar güç tüketeceği sizin için önemli olacaktır. Genelde çoğu cihazın güç tüketimi mikroamper cinsinden belirtilir. Bazı cihazlarda kullanılmadığı durumlar için uyku modu devreye girebilmektedir.
Çalışma gerilimi satılan akselerometrelerin bir kısmı sabit voltajla çalışabilir. Giriş voltajı sabit şekilde 3.3 ile 5 volt arasında değişir. Bazı akselerometrelerde giriş gerilimi esnekliği sağlayan gerilim regülatörü bulunmaktadır.
Ek özellikler. Yeni cihazlarda bazı ek özellikler bulunabilmektedir. Bunların bir kısmı termometre, uyku modu, 0g tanıma, hareketsizlik tanıma ve vuruş/darbe tanıma şeklinde özetlenebilir.
JİROSKOP
Jiroskop, (İngilizce: Gyroscope, Gyro) veya Yalpalık, Cayroskop, Cayro, jiroskoplar açısal hızı ölçen cihazlardır. Yön ölçümü veya ayarlamasında kullanılan, açısal dengenin korunması ilkesiyle çalışırlar. Jiroskopik hareketin temeli fizik kurallarına ve açısal momentumun korunumu ilkesine dayalıdır.
Jiroskop olarak bilinen alet ilk olarak 1817’de J. Bohnenberger tarafından icat edilmiştir ve jiroskop adı 1852’de Dünya'nın dönüş hareketini incelemek üzere yaptığı deneyler sırasında J. Foucault tarafından verilmiştir. Bir jiroskop presesyon ve nutasyon olarak bilinen hareketleri de içine alan çeşitli hareketler yapar. Günlük hayatta, uçak ve gemilerde yön bulmak için, uzay teleskoplarında yörünge kararlılığını sağlayabilmek için yaygın olarak jiroskoplardan yararlanılmaktadır.
Bisiklete binen herkes, bir bisiklet hızlı gittiği vakit dengeyi sağlamanın, yavaş gittiği vaktinkine göre çok daha kolay olduğunu bilir. Bir topaç, dönme hızı büyükse, dik kalarak dönmeye devam eder, fakat yavaşladıkça yana yatmaya başlar ve sonunda devrilir. Bu örneklerin her ikisinde de, kararsız olan (yani kolayca düşebilecek olan) cisimler, yeterli hızla hareket halinde oldukları vakit sabit eksende durabilmektedir.
Bunlarda gördüğümüz, bir defa bir düzlemde dönmeye başlatılan bir cismin o düzlemde dönmeye devam etmesi özelliğinden kombine bir cihaz olan jiropusulalarda ve denizcilik ile havacılıkta kullanılan başka çeşitli seyir yardımcılarında faydalanılır. Bu özellik, ağırlığının büyük bir kısmı çevresine yakın toplanmış bulunan tekerleklerde daha açıktır. Bu cins ağır tekerleklerin hepsine jiroskop denir.
Jiroskoplar nesnenin tanımlanan eksen etrafında dönüş hızını vermektedir. Eğer dönen bir cismin duruş açısını ölçmek istiyorsanız tek başına jiroskop yeterli bir cihaz olmayabilir. Jiroskoplar akselerometrelerden farklı olarak yer çekimi tarafından etkilenmezler. Jiroskoplar ve akselerometreleri birbirlerini tamamlayıcı cihazlar olarak düşünebilirsiniz. Dönüş hızı farklı birimlerle ifade edilebilir. Örneğin dönüş hızı dönüş/dakika (RPM) veya derece°-açı/saniye şeklinde ifade edilebilir. X, Y, Z esenleri etrafında dönüş rol, pitch ve yaw kelimeleri ile ifade edilir. Pitch: uçan araç burnunun aşağı yukarı hareketi, yaw: araç burnunun sola sağa dönüşü, roll ise kokpit’ten bakınca sağa sola yuvarlanma hareketini ifade eder. Geçmişte jiroskoplar uzayda navigasyon, füze kontrolü, su altında navigasyon ve uçuş navigasyonu için kullanıldılar. Şimdi jiroskoplar hareket kaydı, robotlar ve araç navigasyonu gibi cihazlarda kullanımlarına tanık olmaktayız. Bir jiroskop seçerken dikkat etmemiz gereken parametrelerin pek çoğu akselerometre seçerken kullandığımız parametrelere benzerdir.
Range veya aralık seçmek istediğimiz, beklediğimiz açısal hıza uygun olmalıdır. Özellikle jiroskopun maksimum açısal hızı sizin ölçmek istediğiniz beklediğiniz maksimum açısal hızdan çok fazla olmamalıdır.
Jiroskoplarda ara birimler yine akselerometrelere benzer şekildedir. Jiroskopların büyük bir çoğunluğu analog çıktı ile çalışmaktadır. Ancak jiroskop ara birimleri akselerometreler gibi dalga modülasyonu, analog, veya dijital ara yüze sahip olabilirler.
Analog ara yüze sahip olan jiroskoplar 0-5 veya 0-3.3 volt arasında bir gerilim üreterek ölçüm değerlerini diğer cihaza bildirirler. Analog ara birimle çalışmak kolaydır. Ancak hassasiyeti çok yüksek değildir. Pek çok jiroskopta analog ara birim bulunmaktadır.
Dalga modülasyonu yapan akselerometreler kare dalga şeklinde sabit bir frekansta bir dalga üretirler. Ancak dalganın şekli hissedilen akselerasyonla değişmektedir. Bu dalga modülasyonlu akselerometreler oldukça nadirdir ve kolay bulunmazlar. Bunlarda çalışmak ise oldukça zordur.
Magnetometre
Magentometreler dünyanın manyetik alanı ve çevrede bulunan nesnelerin manyetizmasından etkilenir. X, Y, Z ekesininde manyetik alan ölçümü yapılabilir. Hassas bir ölçüm için her bölge için ayrı kalibrasyon önerilir.
IMU
İvmeölçerler ve jiroskoplar harika cihazlardır ancak tek başlarına oryantasyon, pozisyon ve hız hakkında yeterli bilgi sağlamazlar. Bu ve benzeri değişkenleri hesaplamak için iki cihazdan gelen bilgiler birleştirilir. IMU (Inertial Measurment Unit) ile 6 serbestlik derecesinde (DOF, Degree Of Freedom) hesaplar yapılır. Robot kolları gibi cihazlarda IMU yaygın olarak kullanılır.
IMU’lar basit ve kompleks olarak ikiye ayrılır. Basit IMU’lar iki cihazı aynı kart üzerinde sunan devrelerdir. Hesap işlerinin tamamı kullanıcı tarafından yapılır.
Kompleks IMU’lar üzerinde hesaplamaları yapan ufak devreler bulunmakta olup, seri port üzerinden pek çok parametre çıktısı alınabilmektedir.
IMU’ların yaptığı hesaplamalarda zaman ile kaymalar gerçekleşmektedir. Bu kaymalar ölçüm, sıklığı, hassasiyeti ve ölçümlerin başladığı andan itibaren geçen zaman ile ilgilidir.
2014-04-16
Kontrastlı mamografi
Tıpta
kullanılan teknolojiler hep üzerinde düşünülerek, uygulanarak geliştirilmiş
veya vazgeçilmiştir.
Kontrastlı
mamografi zaman zaman gündeme gelen ama uygulamaya geçirmediğim bir teknolojidir.
Bana göre eksileri artılarından fazla olduğu için uygulama olanağı bulmak için
zorlayıcı olmadım.
Kontrastlı
mamografi, mamografi çekimi esnasında intravenöz bir kontrast madde vererek
kitleleri daha iyi görüntülemeyi amaçlayan yöntem olarak tanımlanabilir. Bu
şekilde tespit edilen lezyon, kontrast tutan odak, kontrast tutan alan gibi
ifadeler ile tanımlanabilir.
Kontrast
öncesi ve kontrast sonrası olmak üzere iki görüntü elde edilirse, digital
substraction ile iki görüntü birbirinden çıkartılır, aradaki fark ortaya çıkar.
Seri imajlar elde edildiği takdirde, belirli kontrast tutan alanların kontrast
tutma eğrileri ortaya çıkarılır.
Kulağa
hoş gelen bu durum pratikte bazı dezavantajlar içeriyor.
Pratikte
meme görüntülemeleri iki durumda gerçekleştiriliyor. Meme kanseri taranmasına,
bilinen lezyonların ne olduğunun belirlenmesinde kullanılmaktadır. Kontrastlı
mamografinin aşağıda daha iyi anlaşılacak nedenlerden dolayı taramada yeri
yoktur.
Bilinen
kitlesi olan, kitle şüphesi olan hastalarda kitlenin ilaç tutma
karakteristiğini belirlemede mamografiye ek olarak kullanılabilir. Mamografiye
ek olarak kullanılabilecek modaliteler içerisinde sonografi kitlenin iç yapısı
hakkında bilgi verebilir. Sonografi ucuz ve her yerde ulaşabilirdir.
Dezavantajı kullanıcıya bağımlı olmasıdır. Çoğu merkezde ilk kullanılan
seçenektir. Meme MR olası kitlenin ilaç tutma davranışı konusunda bilgi verir.
Kitlenin iç yapısı hakkında bilgi verir. Hedef ultrasonun yetersiz kaldığı yerlerde
MR yerine kullanılacak yeni bir yöntem bulmak ise, kontrastlı mamografiyi meme MR’ı
ile karşılaştırmalıyız.
Meme MR’da bir kez ilaç verildikten sonra her iki meme eşzamanlı
incelenirken, kontrastlı mamografide her projeksiyon için ayrı ilaç vermek
gerekir. Çekimin ayakta, yarı ayakta yapılan pozisyonundan dolayı, kontrast
maddenin hasta üzerinde etkisinden dolayı oluşan hasta hareketleri görüntüyü
olumsuz etkilerler.
Dinamik eğri istenildiği taktirde kontrast verilmesini takiben
aralıklı birden fazla görüntü alınmalıdır. Bu durum çok fazla radyasyon
içermese bile ışın dozu açısından dikkate alınması gereken bir husustur. Sadece
önce sonra şeklinde bir görüntü alımı yapılacak ise ikinci görüntü için çekim zamanlaması
optimum hale getirilmelidir.
MR
|
Kontrastlı mamografi
|
Kesitsel
|
Düzlemsel
|
Dinamik
inceleme
|
Pre–
post kontrast iki görüntü
|
Her
iki meme
|
Tek
meme
|
Multiplanar
|
Tek
projeksiyon CC veya MLO
|
Alerji
çok nadir
|
Alerji
az
|
İntra
torasik alan hakkında bilgi verir
|
İntra
torasik bilgi vermez
|
Uzaysal
çözünürlük düşük
|
Uzaysal
çözünürlük yüksek
|
Kontrast
çözünürlük yüksek
|
Kontrast
çözünürlük düşük
|
Yüksek
riski hasta taramaya uygun
|
Tarama
amaçlı uygun değil
|
Yukarıda
özetlenen artılar, eksiler bir arada bakıldığında, kontrast mamografi üzerinde
durulacak, gelişme potansiyeli gösteren bir modalite olmaktan uzak görünmektedir.
2014-04-10
Arduino nano servo controller for GoPro
Do it yourself Arduino nano servo motor controller for GoPro Hero3
Music: Dexter Britai After The Week Ive Had
I should make it again with a steadier tripod. But this one just works fine and gives an idea.
Link for Code: (Official example)
http://arduino.cc/en/Tutorial/Sweep
http://arduino.cc/en/reference/servo
// Sweep // by BARRAGAN <http://barraganstudio.com> // This example code is in the public domain. #include <Servo.h> Servo myservo; // create servo object to control a servo // a maximum of eight servo objects can be created int pos = 0; // variable to store the servo position void setup() { myservo.attach(9); // attaches the servo on pin 9 to the servo object } void loop() { for(pos = 0; pos < 180; pos += 1) // goes from 0 degrees to 180 degrees { // in steps of 1 degree myservo.write(pos); // tell servo to go to position in variable 'pos' delay(15); // waits 15ms for the servo to reach the position } for(pos = 180; pos>=1; pos-=1) // goes from 180 degrees to 0 degrees { myservo.write(pos); // tell servo to go to position in variable 'pos' delay(15); // waits 15ms for the servo to reach the position } }
2014-04-09
2014-04-06
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)